-
1. Nefs-i Emmâre: İnsanı zorla kötülüğe sürükleyen nefstir.
İnsânî ruh, hayvânî ruhun şehvânî arzularına boyun eğerek ona itaat eder, bütün hallerinde ona muvafakat edip hükmü altına girerse, onun bu hâline
“Nefs-i emmâre” denir.
Nefs-i emmâre hâlindeki insanın kalbi, cisme âit nimetlerle şehvetlere dalar, hâlini değiştirir. Mevlâ’dan uzaklaşır.
Daha önce âmir iken, memur durumuna düşer.
Eğer kalp, bu mertebede uzun müddet beklerse, onun artık gayb âlemine yönelmeye gücü de kalmaz.Zira gayb ayna gibidir. Toz ve pastan arınmış oldukça, insan onda şekilleri net ve berrak olarak görür. Uzun zaman parlatılmazsa, pas onun cevherini büsbütün kaplar. Parlatmak da körlüğünü gidermez. Böylece aynalık özelliğini kaybetmiş olur. Resul-i Ekrem (SAV) Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde şöyle buyuruyorlar: “Şüphesiz ki her şeye cilâ verecek bir âlet vardır, kalbin cilâsı ise zikrullahtır.” (C. Sağir) Kalp, gayb âlemine yönelerek mâsiyetlerden kaçarsa, zikirle-fikirle perdeler açılmaya gayret edilirse, pas ve bulanıklıklar tamamen silinir. Eşyanın hakikatlerine, ince mânâlara ve ilâhî tecellîlere istidat kazanmış olur. İndiği makamlara tekrar yükselir. Nitekim Allah-u Teâlâ bir Hadîs-i kudsî’de: “Yere göğe sığmadım, mümin kulumun kalbine sığdım.” buyurmuştur. (K. Hafâ: 2256) Mümin kulun kalbine sığmaktan maksat, “Kalbine tecellî eder.” demektir. Yoksa “Allah kulların kalbine girer.” demek değildir.
Birinci makamda insânî ruh, şehvânî nefse yenilip kötülüğü emredici olduğundan emmâre adını almıştı. Âyet-i kerime’de: “Nefs olanca şiddetiyle kötülüğü emreder.” buyuruluyor. (Yusuf: 53) Çünkü nefs iradeyi emer. Yuları taktığı zaman, bilse de bilmese de çeker götürür. Beşerin nefsi aslında daima fenâlık tarafına meyleder, bütün gücüyle kötülüğü telkin eder. Onun tabiatında şehvete, günaha, her türlü kötülüğe meyil vardır. nefs kendi gücünü ve emrindeki silahlarını o yönde kullanır. Bundan dolayıdır ki insan sırf kendi nefsinin arzularında kalırsa fenalığa sürüklenir. “Ancak Rabbimin merhamet edip koruduğu hariç.” (Yusuf: 53) Allah-u Teâlâ rahmet edip hidayetini eriştirdiği vakit, Rahmânî kuvvet nefsânî kuvvete galip gelir, onun emrini hükümsüz kılar ve gücünü kırar. Böylece nefs ilâhî emre uyar, kendi emrini terkeder, kötülükten uzak kalır. “Şüphesiz ki Rabbim bağışlayandır, merhamet edendir.” (Yusuf: 53) Birçok hallerde nefslerin tabiatları icabı uğradıkları meyil ve istekleri Allah-u Teâlâ kendi mağfiretiyle örter ve önler, onların fiiliyata çıkmasını engeller, günahını itiraf edip bağışlanma dileyenleri de bağışlar. Böyle bir kimse rehbere ulaştığı zaman, nefsin çektiği ipi koparır, onu nefsten sıyırır, lâzım gelen tâlim ve terbiyesini verir ve o kimse uyanır. Artık var gücüyle temizliğe girişir, nefs işgali altındaki kalp evini kurtarmaya çalışır.
Bu nefsin seyri “İlâllah”tır, yani Allah’a doğrudur. Âlemi, bu görünen şehâdet âlemidir. Yer’i göğüstür. Hâli meyildir. Yolu şeriatın dış ölçüleridir. Sıfatları: Cehâlet, cimrilik, hırs, kin, kibir, gadap, şehvet, tamah, hased, kötü huyluluk, boş ve faydasız şeylerle uğraşmak, istihzâ, ahmaklık, unutkanlık, buğz, çabuk isyan, çok yemek, çok içmek, çok konuşmak, fazla neşe, âvârelik, şımarıklık, din ehlinin hâlini inkâr ve benzerleridir. Nefs-i emmâre de Rabbani bir latîfedir. Şu kadar var ki, kötülüklere meyletmesi, şehvetlere düşkün olması sebebiyle pislenmiştir. Şehvet düşkünü hayvânî nefsin hükmü altında kalıp ona uymakla hayvanların yoluna girmiştir. İnsan için de en büyük düşman hâline gelmiştir. Şeytan onun askerinden olup, ondan kuvvet bulmuştur. Hâdis-i şerif’te: “En şiddetli düşmanın, iki yanın arasındaki nefsindir.” buyuruluyor. (Beyhakî) Çünkü zâhirî düşman ikram ve ihsanlar karşısında dost olup sadâkat gösterebilirken, nefs lütuf ve ihsandan anlamayıp zararını daha da çoğaltır. Nefs-i emmâre’deki bir insan, kötülük yapmaktan en ufak bir pişmanlık duymaz, yaptığından hiçbir pişmanlık duymayan hayvana benzer. Fâsıklar, kâfirler ve münâfıklar nefs-i emmâre grubuna girerler.
Arkadaşlar
Ezgikastamonu
@ezgikastamonu
BursaSukran
@bursasukran
omhalidbhryn
@omhalidbhryn
Zehrabalikesir
@zehrabalikesir
zehradadak
@zehra
Gruplar
Efendi Hazretlerinin Derslerinden Notlar
Herkese Açık Grup

Medya
Fotoğraf
Video
Müzik
Dosya